12 Temmuz 2013 Cuma

Babadan Oğula Filmi Konusu

07 Haziran 2013
2012 - ABD
Dram ,  Suç
140 Dak.
Derek Cianfrance
Eva Mendes ,  Bradley Cooper ,  Ryan Gosling ,  Rose Byrne ,  Ray Liotta
Derek Cianfrance ,  Ben Coccio ,  Darius Marder
Ryan Gosling ,  Sidney Kimmel


Film Hakkında


Luke (Ryan Gosling ) tehlikeli gösterilerde sahne alan profesyonel bir motosikletçidir.Bir oğlu olduğunu öğrendikten sonra ona bakabilmek için banka soygunlarına girişir.Bir soygun sırasında yolunun polis memuru Avery (Bradley Cooper ) ile kesişmesi her ikisinin de yaşamını değiştirecek ; 15 yıl sonra kader , Luke ve Avery’nin oğullarını da karşı karşıya getircektir.
2010 ‘un muhteşem yapıtlarından biri olan “Blue Valantine / Aşk ve Küller ‘in” yönetmeni Derek Cianfrance ile başrol oyuncusu Ryan Gosling yeniden bir arada. Gosling en başından beri “The Place Beyond The Pines” projesi içinde yer alırken yönetmenin , çevresinde kahramanmış gibi gösteriş yapan ama içten içe yozlaşğını hisseden polis olarak tanımladığı Avery rolü için de tek tercihi Bradley Cooper oldu.Şimdilik 3 filme imza atan Derek Cianfrance , her filminde aile ile ilgili hikayeler anlatıyor. “The Place Beyond The Pines” zaman içinde dönüşüm yaşayan erkek doğası üzerinden babalar ve oğulları hakkında bir öykü getiriyor beyazperdeye. 

11 Temmuz 2013 Perşembe

Hugh Jackman’ın favorisi

Wolverine’in Japonya macerası birçok hayranı gibi Hugh Jackman’ın da favorisi


1974 yılında, çizgi roman yayıncısı Marvel’ın ünlü kahramanı Hulk’ın 180 inci sayısındaki bir macerasında ortaya çıkmıştı ilk olarak Wolverine. Yaratıcıları Roy Thomas Len Wein ve John Romitaydı. Wolverine ismi de , yaşam alanı Kuzey Amerika , Avrupa ve Asya ormanları olan korkunç , yırtıcı bir hayvandan geliyordu:Kutup Porsuğu .
                X-MEN serisi başlı başına bir çizgi roman fenomeni haline geldiğinde , Wolverine de X-Men kahramanlarından biri olarak 1975’ten günümüze dek gerek çizgi roman sayfalarında gerekse animasyon dizilerinde sadece kendi hikayelerinden oluşan öykülerde de yer aldı.Bilhassa İngiliz çizgi roman ve roman yazarı Chris Claremınt’un kaleme aldığı , Sin City’nin yaratıcısı Frank Miller’in çizdiği 1982 yılında yayınlanan sınırlı sayıdaki çizgi roman serisinde Wolverine’in benzersiz maceraları yer almıştı.Bu hikayede Wolverine , Japonya da müthiş bir maceraya girişiyordu. Japonya macerası, çizgi romanın birçok hayranı gibi Hugh Jackman’ın da favorisiydi.
                Zaten “X-MEN Başlangıç: Wolverine “nin kapanış jeneriğinin hemen ardından çıkan küçük bir sahnede kahramanımız Logan’ı  Japonyada bir barda içkisini yudumlarken bırakmıştık.
Wolverine’in  Japonyada kaldığı süre boyunca başına gelenler, hem çizgi roman serisinde kahramanı şekillendiren eb önemli etkenlerden biri hem de gelecek filmlerde izleyeceğimiz Wolverin’e ışık tutar nitelikte. Çökmüş bir kahraman olarak adım atacağı Japonya’da aşkı yeniden bulacak ama başına yeni belalar açacak olan Wolverine, yabancı olduğu bu ülkeye ve özel ritüellerine adapte olmayı başaracak. Ve her zaman bu ülkenin havasını üzerinde taşıyacak.
Yönetmenin gerçek mekanlarda çekmeyi tercih ettiği bu filmde Jackman’a  Japon oyuncularda eşlik ediyor.Filmde muhtemelen bir hayal sahnesinde Jean Grey’i bir kez daha görebileceğimizi de ekleyelim …..

10 Temmuz 2013 Çarşamba

Sarı Siyah

07 Haziran 2013
2012 - Türkiye
Dram
Levent Akçay
Burcu Binici ,  Kaan Keskin ,  Yusuf Güney ,  Gülgökçe Korkmaz Kaan Oruçoğlu
Mehmet şeylan
Levent Akçay



Film Hakkında


Yıl 1915… Osmanlı İmparatorluğu dört bir cephede savaşmaktadır. Savaş gazisi Hasan (Levent Akçay) kardeşi Mehmet’i (Yusuf Güney) İstanbul Sultanisi’ne yazdırır ama kardeşi Çanakkale’de savaşmak için yanıp tutuşan öğrencilerle birlikte cepheye gider. Durumu haber alan Hasan ise cephe cephe kardeşini aramaya başlar.
      “Çanakkale1915” ve “Çanakkale: Yolun Sonu”nun ardından bir başka Çanakkale filmiyle karşı karşıyayız. “Sarı Siyah” , “Taş Mektep” gibi savaşı , askere gönüllü katılan öğrencilerin cephesinden anlatıyor. Bilindiği gibi İstanbul Tıbbiyesi , Galatasaray Lisesi , Sivas Lisesi ve Konya Lisesi başta olmak üzere birçok okul ,öğrencileri Çanakkale’de şehit düşğü için mezun verememişti. Hem Çanakkale’de hem de Kurtuluş Savaşında aktif olarak yer alan okullardan bir diğeri ise 1884’de açılan ve Cumhuriyet ile birlikte İstanbul Erkek Lisesi adını alan okul. Lise’nin izci teşkilatından 41 kişi Çanakkale Savaşlarına gönüllü olarak katılmış ve tamamı şehit olarak Çanakkale Zafer Anıtı’na adlarını yazdırmışlardı. Sakarya Muharebesi’ne gönüllü olarak katılan izcilerin tamamı da gazi olarak geri dönmüşlerdi. Adını İstanbul Erkek’in renginden (büyüklerinin şehit haberini alan öğrenciler okul binasının kapısını siyaha boyamışlardı.) alan “Sarı Siyah” , Enver Paşa’nın meşhur Beyazıt mitinginden sonra gönüllü olarak Çanakkale Savaşı’na Katılan ve 2. Tümende hayatlarını kaybeden öğrencileri beyazperdeye getiriyor.

9 Temmuz 2013 Salı

Acil Arama-The call

05 Temmuz 2013
2013 - ABD
Gerilim ,  Macera ,  Polisiye
94 Dak.
Brad Anderson
Halle Berry ,  Abigail Breslin ,  Morris Chestnut ,  Justina Machado Ella Rae Peck
Jon Bokenkamp
Philip Cohen


Film Hakkında 


ACİL ARAMA  THE CALL
Jordan (Halle Berry) 911 acil yardım hattında santral görevlisi olarak çalışmaktadır. Bir gün merkezi arayan genç bir kız, evine birinin zorla girdiğini  ve hayatının tehlikede olduğunu söyler.Jordan tüm çabalarına karşın genç kızı kurtaramaz. Bir süre sonra aynı seri katil Casey' i (Abigail Breslin) kaçırır ve onu arabasının bagajına kilitler.Jordan, yardım hattına arayan genç kızı bu sefer kurtarmaya kararlıdır.

"THE MACHİNİST/MAKİNİSTile kendi kuşağının en yetenekli sinemacılarından biri ilan edilmişti Brad Anderson.Sonraki 10 yıl içinde, aynı başarıya ulaşamadığı iki sinema filmi ("Vanishing on 7th Street/ Kıyamet  Gecesi" ve "Transsiberian/ Sibirya Ekspresi") çekti; Fringe başta olmak üzere birçok popüler televizyon dizisiyle beyazcama iş yaptı. "Paranormal Activity" nin devam furyası için adı geçen yönetmen, başka bir gerilim filmiyle sinemaya geri döndü."The Call" başlangıçta aldı The Hive (arı kovanı) olarak düşünülmüş bir televizyon dizisi projesiydi.Sinema filmi olmasına karar verildiğinde yönetmen olarak Joel Schumacher ile anlaşılmıştı. Halle Berry de kadroya katılan ilk oyuncuydu ve Schumacher' in yerinin Anderson alsa da onun ismi değişmedi. 13 milyon dolar bütçeli film, bu yılın en karlı işlerinden biri oldu.ABD' de vizyona girdiği hafta "Oz The Great and Powerful/Muhteşem ve Kudretli Oz" un ardından box office' te 2.sırada yer aldı ve toplam hasılatı 52 milyon doları buldu. WWE Studios' un bu başarının ardından devam filmi için harekete geçtiği söyleniyor.

5 Temmuz 2013 Cuma

Maskeli Suvari Filmi

05 Temmuz 2013
2013 - ABD
Aksiyon ,  Macera ,  Western
135 Dak.
Gore Verbinski
Johnny Depp ,  Armie Hammer ,  William Fichtner ,  Helena Bonham Carter ,  James Badge Dale
Ted Elliott ,  Terry Rossio ,  Justin Haythe
Johnny Depp ,  Jerry Bruckheimer

Film Hakkında

Eski kahramandan görkemli bir dönüş Amerikan popüler kültüründe kendine has bir yere sahip olan western kahramanı The Lone Ranger (Maskeli Suvari)  , Pirates Of The Caribbean ekibi aracılığıyla yeniden beyazperdede.Filmin konusundan bahsedecek olursak Maskeli Suvari , eski usül westernde sıkça gördüğümüz türden bir kahraman. Ölümün  kıyısından dönmüş ve suçluların yüreğine korku salmaya başlamış bir adalet savaşçısı. John Reid adındaki bu Teksaslı kolcu (ranger) , meslektaşlarıyla bir grup haydutun saldırısına uğruyor. Ölmek üzereyken Tonto adında bir yerli onu kurtarıyor ve ikisi o andan itibaren bir ekip oluyorlar.Reid , Tonto’nun onun için yaptığı maskeyi yüzüne geçiriyor ve kendisine pusu kuran çete başta olmak üzere , Vahşi batı suçlularının peşine düşüyor. Çok geçmeden de bu mücadelesi bir efsaneye dönüşüyor.

Editör Yorumu

Filme ilk bakışta klasik western filmi gibi gözüksede filmin yönetmeninin Gore Verbinski ve  Bruckheimer olduğunu görünce şöyle bir duraksamamak elde değil. Dünyaca çok sevilen Karayip Korsanları ile korsan filmlerine muazzam popülerlikte bir seri kazandırmışlardı  Şimdi ise aynı ekip bu sefer Maskeli Suvariyi yeni nesillere tanıştırmaya çalıştırdıklarını görüyoruz hem de 250 milyon dolarlık bir bütçeyle.Haliyle aksiyon sahnelerinin oldukça kaliteli olacağını tahmin edebiliyoruz.Çoğu filmde olduğu gibi ayrılmaz ikili  Helena Bonham Carter ve Johnny Depp bir arada ikili oldukça güzel işlere imza atmıştı.Film bu ikili için bile izlenebilir diye düşünmeyenler de yok değil.Kısaca kesinlikle izlenmesi gereken bir film diye düşünüyorum ve filmi izlemek için sabırsızlanıyorum şimdiden herkese iyi seyirler.